Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), bugün, 26 Haziran’da İstanbul’da düzenlenen Onur Yürüyüşü’nü takip eden Agence France-Presse (AFP) foto muhabiri Bülent Kılıç’a uygulanan polis şiddetini kınadı. Ödüllü foto muhabir Kılıç, polis memurlarının dizlerini sırtına ve boğazına bastırarak nefes almasını engellediği videonun görüntülerini sosyal medya hesabında paylaştı.

Onur Yürüyüşü sırasında gözaltına alınan Kılıç, karakoldaki ilk ifadesinin alınmasından yaklaşık üç saat sonra serbest bırakıldı. Ancak Kılıç, orantısız güç kullanımı nedeniyle polisler hakkında suç duyurusunda bulunacağını söyledi.

“Son yıllarda Türkiye’de protestolara katılan vatandaşlara, eylemcilere ve bu protestoları takip eden gazetecilere karşı uygulanan polis şiddeti yoğunlaştı ve Nisan 2021’de, polislere protestoları haberleştiren herkesi durdurma yetkisi veren bir genelgeyle bu şiddet bir de koruma altına alındı,” diyen IPI Türkiye Program Koordinatörü Renan Akyavaş ekledi: “Bülent Kılıç’ın Onur Yürüyüşü’nü haberleştirirken vahşice gözaltına alınması, Türkiye’de polisin orantısız güç kullanımının en açık örneğidir. Polis şiddeti nedeniyle hiçbir gazetecinin güvenliği riske atılamaz. Polis şiddetine karşı adalet arayışında Kılıç’la dayanışma içindeyiz.”

Yürüyüşten aktarılan videolarda, polis memurları dizlerini sırtına bastırırken Kılıç’ın “Nefes alamıyorum” dediği duyuluyor. Görüntüler, 25 Mayıs 2020’de Amerikalı George Floyd’un ABD’de dizini boynuna bastıran bir polis memuru tarafından öldürülmesini hatırlattı. Aktarılanlara göre, yürüyüşü izleyen birçok sivil, gösterici ve gazeteci Cumartesi günkü yürüyüşte polis şiddetine maruz kaldı. Çekilen videolarda, polisin yürüyüşten görüntü çekilmesini önlemek amacıyla gazetecilerden basın kartlarını görmek istediği görülüyor.

 

 

Nisan 2021’de, Türkiye Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM), ülkedeki tüm polis teşkilatlarına, protesto ve gösterilerin sesli ve görüntülü kayıtlarının engellenmesi talimatı veren bir genelge gönderdi. Genelge, vatandaşların ve gazetecilerin polis şiddeti ve insan hakları ihlallerini haberleştirmesini engellemek için açıkça yapılmış bir hareket olarak görüldü.