Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) ve basın ve ifade özgürlüğü ile insan hakları alanında çalışan 20 örgüt, Türkiye’nin yayın düzenleyici kurumu Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’na (RTÜK), eleştirel haberlerinden dolayı yayıncılara para cezası vermeyi derhal durdurması çağrısında bulunmaktadır. Gazetecilerin ve yayıncıların eleştirel konularda kamuoyunu bilgilendirme ve hükümetten hesap sorma yükümlülüklerini yerine getirmelerine izin verilmelidir.
RTÜK, ülkede ifade özgürlüğünü ve medya çoğulculuğunu desteklemek yerine, meşru eleştirileri susturmak ve 14 Mayıs 2023 seçimlerinde kendilerine haksız bir avantaj sağlamak için iktidar ittifakı tarafından bir araç olarak kullanılmaktadır. Kamusal tartışmanın bu şekilde bastırılması seçim sürecini baltalamaktadır.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) CHP’li üyesi İlhan Taşçı, 5 Nisan 2023 tarihinde Twitter‘da RTÜK’ün eleştirel içerikler nedeniyle bazı haber kanallarına bir kez daha ceza verdiğini bildirdi.
FOX TV, haber sunucusu Gülbin Tosun’un canlı yayında “iktidar ittifakı çalışmanızı, okumanızı değil, çocuk doğurup evde oturmanızı istiyor” diyerek hükümetin kadın haklarına yaklaşımını eleştirmesinin ardından aylık reklam gelirinin yüzde üçü oranında para cezasına çarptırıldı. Tosun, yorumlarının ardından iktidardaki AKP üyeleri tarafından hedef gösterilmişti.
RTÜK, bir sunucu ve konuğunun, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın (AFAD) depremzedelerden yakınlarını enkaz altından kurtarmak için iş makinelerini kiraladığını iddia eden bir habere atıfta bulunmasının ardından Halk TV’ye de “kanaatlerin serbestçe oluşmasını engellediği” gerekçesiyle aynı cezayı verdi.
TELE1 ayrıca, “18 Dakika” programının sunucularının AKP’li Şanlıurfa Belediyesi’ni eleştirmesi ve belediyenin yabancı hükümetler tarafından Türkiye’ye sağlanan fonları Afganistan’daki Taliban’a aktardığı yönündeki iddiaları dile getirmesi üzerine “belediyeyi küçük düşürmek” suçundan aylık reklam gelirinin yüzde üçü oranında para cezasına çarptırıldı.
Bu cezalar, Şubat 2023’te Halk TV, TELE1 ve FOX TV’ye ve Mart 2023’te Halk TV, TELE1, FOX TV, Show TV ve Yıldız EN TV’ye verilen bir dizi cezanın ardından geldi. RTÜK ayrıca, eleştirel yayınları nedeniyle çok sayıda programa geçici yasaklar getirmişti.
RTÜK 2022 yılında beş bağımsız yayıncıya toplam 17.335.000 Türk Lirası (yaklaşık 823.000 Avro) para cezası olmak üzere 54 ayrı ceza vermişti. Buna karşılık, iktidara yakın kanallar toplamda 1.674.000 TL (yaklaşık 80.000 Avro) tutarında dört ceza almıştır.
İktidar sansürü yerel haber kanallarıyla sınırlı değil. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, RTÜK’ün talebi üzerine Haziran 2022’de yayını engellenen Alman yayın kuruluşu Deutsche Welle’nin (DW) Türkçe servisinin lisansını Mart 2023’te yenilemedi. DW artık Türkiye’de tüzel kişilik olarak faaliyet gösteremeyecek ve muhabirleri ile editörleri, iş sözleşmesi ve sosyal güvenceden yararlanamadan serbest çalışmaya devam etmek zorunda kalacak.
Bu gelişmeleri, Türkiye’de 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacak cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri öncesinde, iktidarın eleştirel haberciliği engellemeye ve bilgi akışını kontrol etmeye yönelik sistematik girişiminin bir parçası olarak görüyoruz.
Yayın düzenleyici rolünü yürüten RTÜK’ü, bağımsız yayıncılara yönelik baskıya derhal son vermeye ve ülkede ifade özgürlüğü ve medya çoğulculuğunu güvence altına alma vazifesine uygun davranmaya çağırıyoruz.
İmzalayanlar:
Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI)
Amerika PEN
Article 19
Articolo 21
Avrupa Basın ve Medya Özgürlüğü Merkezi (ECPMF)
Avrupa Gazeteciler Derneği (AEJ)
Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ)
Bağımsız Gazetecilik Platformu P24
Danimarka PEN
Dünya Gazeteler ve Haber Yayıncıları Birliği (WAN-IFRA)
Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ)
Gazetecilikte Kadınlar Koalisyonu (CFWIJ)
Güneydoğu Avrupa Medya Kurumu (SEEMO)
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA)
Osservatorio Balcani Caucaso Transeuropa (OBCT)
Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF)
Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ)
Uluslararası PEN
Özgürlük Evi (FH)
İngiltere PEN
İsveç PEN