Brezilya medyasının yeni bir şey yapması gerekiyordu. Görünüşe göre, yeni yükselen seslerin sağladığı erişim ve çeşitlilik bunun yolunu açıyor.

Veriye, çeşitliliğe ve erişimin demokratikleşmesine yönelen Brezilya’daki yeni sesler, ülkedeki yaygın haber çöllerine ve hâlâ büyük ölçüde ülkenin elit kesiminden beş ailenin elinde tuttuğu geleneksel medyaya aynı şekilde karşı çıkıyor.

Bu bağımsız gazetecilik girişimleri mali açıdan ayakta kalabilmek için yeni fikirler arıyor, artan bilgi kirliliğinin önlenmesine yardımcı oluyor, artık iktidarda olmayan Bolsonaro hükümetinin hiç bitmeyen haksız saldırılarıyla mücadele ediyor ve ülke genelindeki küçük toplulukların bilgi eksikliğini gidermeye çalışıyor.

Bu durum, Brezilya’da haberciliği yeniden düzenlenmeye zorluyor: Daha az yoğunlaşmış, daha çeşitli ve çoğulcu, saplantılı bir çözüm arayışıyla nitelendirilen bir ekosistem sunuyor.

Bolsonaro Hükümeti dönemindeki siyasi kargaşa durumu zorlaştırmıştı: Tüm haber kuruluşları (geleneksel olan ya da olmayan) hükümetin basına ve gazetecilere sürekli olarak saldırmasının yol açtığı kaos ortamında hayatta kalma mücadelesi verdi. Her şey değişirken bu süreçte sadece idare edip ayakta kalabilmek için bile yapı, istikrar ve cesaretten oluşan nadir bir karışıma sahip olmak gerekiyordu. Dahası, nüfusunun yüzde 60’ı siyah olan ve halkın yarıdan fazlasının gıda güvencesi olmadan yaşadığı Brezilya’da gündem hâlâ imtiyazlı beyaz ve zengin azınlığa göre belirleniyor.

HABER ÇÖLÜNDE YAŞAM

Brezilya’da yerel ve bölgesel medyaya yönelik 2022 tarihli bir inceleme olan Atlas da Notícia’ya göre; Brezilya nüfusunun üçte birinden daha fazlası -yaklaşık 70 milyon kişi- bulundukları yerin belediye binalarıyla ilgili haberlerin bile yapılmadığı ve yazılı ya da dijital medyanın olmadığı bir “haber çölünde” yaşıyor.

Düşünce kuruluşu Observatório da Imprensa tarafından hazırlanan raporda, Brezilya’nın 230 milyonluk nüfusunun 130 milyonuna denk gelen 1125 ilde, gazete veya web sitesi şeklinde 5 bin 300’den fazla medya kaynağı olduğu tespit edildi.

Radyo, yıllar boyunca yerel kitleler için temel bilgi kaynağı oldu. Şimdi ise yayımcılar daha geniş ve genç bir kitleyi kendilerine çekerek dijital platformlara yöneliyor. Bunun yanı sıra, yerel gazeteciliğe odaklanan ve bu mesleği yeniden canlandırmaya ve keşfetmeye çalışan genç gazeteciler ve editörlerin oluşturduğu yeni bir nesil de yükseliyor.

Bazıları Uluslararası Gazeteciler Merkezi (ICFJ) gibi kuruluşların ya da büyük platformların (özellikle Google ve Meta) verdiği hibelerden yararlansa da asıl kaynakları, kitlesel fonlama ve üyelik ya da abonelik programları -ya da bu üçünün bir karışımı- ile hedef kitlelerinden sağlanan fonlamalar.

“ALTIN HABER ÜÇGENİ”

Yeniliklerin hâlâ ülkenin Rio de Janeiro, São Paulo ve Brazilya şehirlerini kapsayan “altın haber üçgeni”nde merkezileşmesi, küçük şehirlerdeki haber kuruluşlarının finansman, eğitim ve teşviklere erişimini zorlaştırıyor.

Raporun Eş Yazarı Sergio Ludtke, bu küçük dijital ve yerel haber kuruluşlarının çoğunun çok az kaynağa sahip olduğunu ve medyanın işleyişine dair bilgi-birikimlerinin çok az olduğunu aktararak şu soruyu soruyor: “Bu yeni dijital medya, bilgi boşluğunu doldurabilecek mi?”

“Kısa ve orta vadede maalesef editoryal bağımsızlıklarını tehlikeye atacaklar” diyor Ludtke ve ekliyor: “Yerel siyasetçiler ya da yerel idareler gibi, aslında hiçbir ödeme yapmaması gereken kişi veya kurumlar tarafından parası ödenen projeleri ya da içeriği kabul etmeye zorlanıyorlar… Gelecek ve sürdürülebilirlik ile ilgili bir vizyonları olmaması nedeniyle de kısa ömürlü oluyorlar.”

DEZENFORMASYONA KARŞI MÜCADELE

Oxford Reuters Gazetecilik Çalışmaları Enstitüsünde doktora sonrası araştırma görevlisi olarak çalışan Camila Mont´Alverne ise Brezilya gazeteciliğinin, “yenilikçilerin” diğer platformlar ya da ürünler gibi “yeni olasılıkları” keşfettiğinde başarılı olduğunu söylüyor. Brezilya’da 165 milyon kullanıcısı olan mesajlaşma uygulaması WhatsApp bunun bir örneği. Bir diğer örnek ise ülkede dezenformasyona karşı mücadele eden medya kuruluşlarının oluşturduğu bir konsorsiyum olan Comprova örneğinde de olduğu gibi “iş birliği.”

Ancak Alverne şöyle devam ediyor: “Brezilya’da gazetecilik, hedef kitleye daha iyi hizmet vermek için zaruri olan çeşitlilik konusunda, yani ister haber merkezinde ister haberlerin sunumunda çeşitliliği sağlama amacıyla, yenilikleri uygulayabilme açısından pek çok ülkeden daha yavaş hareket ediyor. Bazı çabalar mevcut ancak Reuters Gazetecilik Çalışmaları Enstitüsünün 2021’de yaptığı bir araştırmaya göre, Brezilya’daki önde gelen haber merkezlerinde beyaz olmayan herhangi bir genel yayın yönetmeni bulunmuyor.” (Beyaz Brezilyalılar ülke nüfusunun yarısından daha azını oluşturuyor.)

Yeni gelişen medya, Bolsonaro Hükümetinin iktidarda olduğu dört yıl boyunca medya özgürlüğü, kamusal verilere erişim ve gazetecilere sürekli gözdağı verilmesi gibi konularda sıkıntı çekti. Bu süreçte ayakta kalmayı başaranlara ait bazı hikayeler aşağıda yer alıyor:

NÚCLEO JORNALISMO

Núcleo Jornalismo yanlış bilgilendirmeye karşı gazetecilikte yeni yıldız isimlerden oluşan bir ekip oluşturdu. Ulusal seviyede çok büyük bir girişimde bulunarak, yaklaşık 20 kişiden oluşan bir editoryal ekip kurdular.

Medya kuruluşu, video transkriptlerini okuyabilen, doğruluk denetimi yapan ve gazetecilerin yanlış ya da yanıltıcı olabilen içerikleri kolayca bulabilmesini sağlayan bir bot olan BotPonto projesiyle, “Yenilikçilik ve Deney” kategorisinde Cláudio Weber Abramo Veri Gazeteciliği Ödülü’nü kazandı. Söz konusu bot, örneğin bir YouTube videosunda potansiyel olarak yalan bir bilginin aktarıldığı dakika aralığını saptayarak çevrim içi kayıtların değerlendirilmesi için ayrılan zamanı azaltıyor.

Núcleo ayrıca, siyasi konuşmaları ve verileri bulmak ve analiz etmek için hem kendi ekipleri hem de başkaları tarafından kullanılan çok sayıda sosyal medya dinleme ve izleme uygulaması geliştirdi.

Núcleo Genel Yayın Yönetmeni Sérgio Spagnuolo, “Bu gibi projelerin işe yaraması için, teknolojik gelişmelerin gazetecilik için değerini anlamak ve kod ve teknolojileri tamamlayıcı bir alan değil de gazetecilik olarak görmek gerekir. Dolayısıyla içerik ötesinde bir şeye yatırım yaparak, teknik ve içerik ile ilgili personelden oluşan disiplinler arası ekipler kurulmalı” diyor.

Eğer biri seçmen hileleri ya da oy makineleri hakkında konuşuyorsa, bu sözcükleri ve bu sözcüklerin kullanılıp kullanılmadığını tespit edecekler ve tespitlerini kontrol etmek için insanlardan yardım isteyecekler. Núcleo ayrıca, siyasi haberlere yönelik özel bir strateji geliştirmek için 2020’den bu yana Twitter’da siyasetçileri yakından takip ediyor.

AGÊNCIA MURAL

2018’de faaliyete geçen Agência Mural, Brezilya basınındaki çeşitlilik problemini yeni bir yaklaşım ile ele almak istedi: Yoksul topluluklarda doğan ve büyüyen gazetecilerden oluşan bir ekip ile Brezilya’daki en yoksul toplulukların öncelikleri, ihtiyaçları ve ilgilendikleri konularda yazmaya başladılar. Günümüzde, Agência Mural’a bağlı yaklaşık 90 muhabir São Paulo’nın kenar mahallelerinde çalışıyor.

Agência Mural, acemi bir blogdan saygı duyulan bir haber sitesine dönüştü. En son girişimleri de kültürden altyapı ve sanitasyon gibi kronik konulara kadar geniş kapsamlı içerikler yayımlayan büyük bir ulusal televizyonun haber ağı ile iş birliği yapmak oldu. São Paulo’nın kenar mahalleleri hakkında, büyük medya kuruluşları tarafından göz ardı edilen yanlış bilgilere karşı mücadele çalışmalarına bölge halkını da dahil ettikleri “Papo Reto no Zap” (“Whatsapp’da dürüst konuşma”) adlı proje, son seçim kampanyaları sırasında ön plana çıktı.

Katılımcılar, değerlendirilmesi ve mümkünse doğrulanması için seçimler ile ilgili şüpheli içerikleri iletti. Her grup, söz konusu bölgelerde yaşayan bir “elçi” ile doğruluk denetimi yapan bir kişi (fact-checker) tarafından yönetildi. Bütün elçiler ve bilgi kontrolü yapan kişiler, aynı zamanda projenin ortağı olan ve ülkede doğruluk denetimi konusunda önde gelen Lupa adlı oluşum tarafından verilen eğitimleri almıştı. Kuruluş; metinler, ses dosyaları, bağlantılar, videolar, etiketler, sanat eserleri ve bilgi kartları gibi yöntemler kullanarak doğruluğu çürütülen içeriklerin dağıtım yollarını çeşitlendirdi.

FIQUEM SABENDO

Bazen bir isim her şeyi anlatır: “Don’t LAI to me”, Brezilya’nın Bilgiye Erişim Kanunu’nun kullanımını demokratikleştirmek isteyen Fiquem Sabendo’nun iki haftada bir yayımlanan haber bülteninin esprili başlığı. (LAI-Portekiz dilinde söz konusu kanunun kısaltması ancak okunuşu İngilizcede “yalan” anlamında) (Çeviri notu: “Don’t LAI to me” cümlesindeki kelime oyunu ile anlam, “Bana yalan söyleme” ya da “Bana bu kanunla gelme” gibi de anlaşılabilir.)

Hükümetin halka açıklamadığı bilgilere erişimi sağlama konusunda uzmanlaşan bağımsız bir veri ajansı olan Fiquem Sabando, şeffaflık kültürünü ve katılımcı bir sivil toplumu teşvik etmek için ekibiyle birlikte kamu kaynaklarını ve hizmetlerini kontrol etme kabiliyeti olan vatandaşları da eğitiyor.

Söz konusu haber bülteni yayımlanmamış olan haberleri, ihbarları ve mevcut (Ve yeterince kullanılmayan) yasa kapsamında elde edilen veriler hakkındaki ya da bu veriler temel alınarak üretilen raporları içeriyor.

Fiquem Sabendo ekibi, araştırma yapmak üzere, okuyucularından şüpheli suçlamaları ve bilinmeyen hükümet gündemlerini paylaşmalarını teşvik ediyor. Aynı zamanda gizlilik derecesi kaldırılmış olan belgeleri de saklayarak, hükümetin sakladığı imtiyazlı bilgilerin bulunduğu bir merkez haline geliyorlar.

Fiquem Sabendo’nun Şeffaf Gündem projesi, 2021 yılında Google Haber Girişimi (GNI) Yenilikçilik Yarışması’nın Latin Amerika bölgesindeki kazananları arasında yer aldı. Proje, çevrim içinde standartlaşmamış ve dağınık halde bulunan mevcut bilgileri temel alarak ve Brezilya’daki yetkililerin ve kamu makamlarının gündemlerini gerçek zamanlı olarak izleyerek gazetecilere yardımcı olan bir araç sunuyor.

Gelişen medya, geleneksel medyayı kendisine ayak uydurması için teşvik ediyor.

O LİBERAL

Ülkede Amazonlara ev sahipliği yapan kuzey eyaleti Pará’da 80 yıldır faaliyette olan O Liberal, Amazonlar ve çevre ile ilgili konularda, yerel sosyal medya fenomenleri tarafından üretilen içerikleri yeniden yayımlayarak gazeteyi erişilebilir dilde, bir nevi içerik merkezi haline getiriyor. Son başkanlık seçimlerindeki kampanya döneminde, başkan adaylarının Amazon Ormanları, çevre, nüfus, insan gelişme endeksi gibi konulardaki açıklamalarını takip ve kontrol etmek için Amazônia Check adlı bir girişim başlattılar.

O ESTADO DE MİNAS

1928’de kurulan O Estado de Minas gazetesi, eyaletin ana belediyelerinde çalışan ve gazeteye katkı sağlayan 300’den fazla kişiden oluşan bir ağ kurdu. Katkı sağlayanlar gazeteye yerel ve doğrulanmış haberleri sağlamak ile sorumlu.

Peki neyi farklı yaptılar? “Halka kulak verdiler” diyor Sergio Ludtke.

*Brezilyalı Gazeteci

Orijinal İngilizce metin içinipi.media/emerging-brazilian-media/

IPI-Evrensel makale işbirliği