Önde gelen gazetecilerin, medya yöneticilerinin ve editörlerin oluşturduğu küresel bir basın özgürlüğü ağı olan Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), bugün Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından açıklanan eleştirel televizyon kanalları TELE 1 ve HALK TV’ye uygulanacak 5 günlük ekran karartma kararını kınadı.
26 Haziran’da RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, TELE 1 TV’nin sahibi ve “18 Dakika” programının sunucusu Merdan Yanardağ’ın yayında Osmanlı İmparatoru Abdülhamit hakkındaki eleştirel yorumları üzerine soruşturma başlatılacağını duyurmuştu. Bu soruşturma, 1 Temmuz’da açıklanan kararla TELE 1 yayının 5 günlük askıya alınması ile sonuçlandı.
Bir diğer bağımsız televizyon kanalı olan HALK TV’ye de aynı gün 5 günlük yayın yasağı getirildi. Yasağı 1 Temmuz’da, muhalefet partisi CHP ve RTÜK üyesi İlhan Taşçı sosyal medya hesabından paylaştı. Yerel haberlerden alınan bilgilere göre, HALK TV’ye verilen 5 günlük yayın yasağı yaptırımına eleştirel bir diğer gazeteci olan Hüsnü Mahalli’nin konuk olduğu Ayşenur Arslan’ın programının sebep gösterildiği öğrenildi.
Taşçı’nın sosyal medyadaki paylaşımına göre yaptırım kararı oy çokluğuyla alındı. Bu durum, IPI’ın RTÜK’ün ülkedeki bağımsız ve eleştirel medyayı hedef aldığı ve medyayı susturmak için kasıtlı bir politika uyguladığı endişelerini destekliyor.
RTÜK yönetmeliğine göre, bu televizyon kanalları aynı ihlal kapsamında başka bir yasak daha alırsa, RTÜK yayın lisanslarını iptal edebilecek. Bu durum ise televizyon kanallarının kapanmasına yol açabilir.
IPI Direktör Yardımcısı Scott Griffen, RTÜK’ün yeni yayın yasaklarını şiddetle eleştirdi. Griffen, “RTÜK’ün cezalarında eleştirel medyayı hedef alması, bu yayıncıları medyadan silmek için kasıtlı bir çaba gibi görünüyor” dedi. “RTÜK, hükümeti eleştiren haber kuruluşlarını tehdit etmek için bir hükümet aracı olarak hareket etmeyi bırakmalı, basın ve ifade özgürlüğü haklarını destekleyen tarafsız bir medya gözlemcisi gibi davranmaya başlamalıdır” diye ekledi.
RTÜK, bağımsız ve eleştirel televizyon kanallarına uyguladığı çok sayıda yayın yasağı ve para cezaları nedeniyle oldukça eleştiriliyor.
RTÜK üyelerinin çoğunluğu iktidardaki hükümet koalisyonu tarafından atanıyor. Bu nedenle kurulun yapısı, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin orantısal bir yansıması olarak oluşturuluyor. Şu anda AKP’nin 4 üyesi, koalisyon müttefiki MHP’nin ve ana muhalefet partisi CHP’nin 2’şer üyesi, HDP’nin ise 1 üyesi bulunuyor.
İktidar koalisyonu tarafından atanan üyelerin sayı çoğunluğunu oluşturduğu RTÜK’ün uyguladığı yasaklar ve para cezaları ile düzenli olarak bağımsız medyayı hedef aldığı görülüyor. Bu durum RTÜK’ün hükümetin eleştirel medyayı cezalandırma politikasının bir aracı olarak işlev gördüğü endişelerini güçlendiriyor.
İlhan Taşçı geçtiğimiz günlerde Twitter’da RTÜK’ün son 17 ay içinde uyguladığı yaptırımların dağılımını gösteren bir grafik yayınladı. Veriler, eleştirel haber kanallarından olan HALK TV, TELE 1, FOX TV ve KRT’nin toplamda 28 idari para cezası ve 8 yayın yasağı aldığını gösterdi. Ana akım medyanın son eleştirel televizyon kanallarından kabul edilen FOX TV, 1 Ocak 2019 ve 25 Mart 2020 tarihleri arasında 4.421.775 Türk Lirası idari para cezasına çarptırıldı.
Öte yandan, raporlara göre ATV’ye karşı 89.987 kamu şikayeti olmasına rağmen; ATV,ÜLKE TV, TGRT Haber gibi hükümet yanlısı televizyon kanalları, bu süre zarfında yalnızca 2 uyarı ve 1 idari cezası aldı.