Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) üyeleri, 23 Mayıs 2024 tarihinde Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’da düzenlenen IPI Dünya Kongresi sırasında 73. Yıllık Olağan Genel Kurul Toplantısı için bir araya geldi. Üyeler, dünya genelinde toplumların sağlığını, refahını ve güvenliğini tehdit eden çevre ve iklim krizi konusunda nitelikli, bağımsız habercilik yapılması ve bilgiye erişimin sağlanması için devletlere çağrıda bulunan kararı oybirliğiyle kabul etti.

Küresel iklim ve çevre krizini ele alabilmek için çevresel yıkımın hızlanmasına yol açan, sosyal ve ekonomik eşitsizlikleri artıran ve savunmasız yerel toplulukları tehlikeye atabilen aktörleri ortaya çıkararak kamusal tartışmayı güçlendiren güvenilir ve bağımsız haberciliğin önemi tartışılmazdır.

Ancak bugün bu gazetecilik türü risk altında. Dünyanın dört bir yanında iklim ve çevre gazetecileri birçok tehditle karşı karşıya. Bu tehditler arasında yargısal taciz, tutuklama ve gözaltı, fiziksel saldırılar, çevrimiçi taciz, serbest dolaşım özgürlüğüne getirilen kısıtlamalar ve bilgiye erişimdeki engeller yer alıyor.

İklim değişikliği ve çevre sorunlarıyla ilgili konuları haberleştiren gazeteciler, zararlı faaliyetlerini kamuoyunun dikkatini çekmemek için için çaba sarf eden güçlü devlet ve özel sektör aktörleri tarafından sıklıkla hedef alınıyor. Bu haberleri yapmaya çalışan gazeteciler, bir yandan fiziksel şiddete ve tehditlere maruz kalırken diğer yandan gerçekleri ortaya çıkardıkları için “yanlış bilgi yaymak”la suçlandıkları yasalarla ve eleştirel haberciliği susturmayı amaçlayan yıldırıcı hukuk davalarıyla karşı karşıya kalıyor.

Çevre ve iklim gazetecilerine yönelik bu tür saldırılar çoğunlukla bildirilmiyor, soruşturulmuyor ve cezasız kalıyor.

Bu nedenle, dünyanın dört bir yanındaki devletlere, iklim ve çevre gazetecilerinin işlerini bağımsız ve özgür bir şekilde yapabilecekleri güvenli bir ortam sağlama çağrısında bulunuyoruz. Buna, bilgi toplayabilmeleri ve kamu yararını ilgilendiren konularda gerçeğe dayalı araştırmalar yapabilmeleri için bilgiye erişim taleplerinin karşılanması ve korunan alanlara girebilmelerinin sağlanması da dahildir. Hükümetlerin çevreye zarar veren ve iklim değişikliğini daha da kötüleştiren faaliyetleri haberleştiren gazetecileri yargı yoluyla taciz etmek ve sindirmek için kullandığı sistematik baskı son bulmalıdır. Devletler, gezegenimizin sağlığını ve istikrarını etkileyen kritik konularda halkın güvenilir ve bağımsız bilgi edinme hakkını güvence altına almanın temel bir adımı olarak, çevre gazetecilerine ve tüm gazetecilere karşı işlenen suçların cezasız kalmayacağını taahhüt etmelidir.