Geçtiğimiz Temmuz ayında Olağanüstü Hal’in kaldırılmasından bu yana Türkiye hükümeti tarafından verilen basın özgürlüğünün onarılması sözleri henüz sahaya yansımış değil. Gazeteciler, işlerini serbestçe yapabilmek adına özgürleştirici henüz hiç bir emare göremezken, çalışmalarının aleyhte tepki göreceği korkusunu hala taşıyor. Bu bildiri, Uluslararası Basın Enstitüsü’nün (IPI) bu hafta Türkiye’ye düzenlediği ziyaret ve üst düzey hükümet ve diğer parti temsilcileriyle yaptığı toplantılar sonucu vardığı elim sonucun bildirgesidir.

IPI Yönetim Kurulu Başkanı Markus Spillmann’ın başkanlığında, 5-7 Aralık 2018 tarihlerinde Ankara ve İstanbul’da bulununa IPI heyeti, Türkiye Cumhuriyeti Adalet ve İçişleri Bakanlıklarının temsilcileri, muhalefet partileri CHP ve HDP liderleri, yabancı diplomatlar ve gazeteciler ile bir araya gelmiş ve bugün de toplantılarına devam edecektir. IPI’ın Cumhurbaşkanlığı Ofisi ve AKP yetkilileri ile ısrarcı görüşme talepleri herhangi olumlu bir sonuç alamamıştır.

Gözlemlere göre yaklaşık on yıl önce görünür olmaya başlayan basın üzerindeki baskılar, Temmuz 2016’daki darbe girişimini takip eden aylarda zirveye ulaşmış, 170’e yakın medya kuruluşunun kapatılması ve yüzlerce gazetecinin cezai kovuşturmalara tabi tutulmamasıyla sonuçlanmıştır. Bugün, 161 gazeteci parmaklıklar ardında tutulurken, bir çoğu halen delilden yoksun dosyalarla tutuklu yargılanmayı bekliyor, dışarıda olanlar ise %95’inin hükümet yanlısı olan bir medya ortamında mesleklerini icra etme savaşı veriyorlar.

IPI’ın yürüttüğü #FreeTurkeyJournalists kampanyasına göre, gazetecilerin çoğunluğu tutuklu veya tutuksuz olmak üzere terörle mücadele yasası kapsamında gazetecilik faaliyetleri sebebiyle yargılanıyor.

Markus Spillmann, 15 Temmuz 2016’da yaşanan darbe girişiminden sonra zorlu bir sürecin yaşandığını ve Türkiye’de güvenliğin sağlanması adına bazı önlemlerin alınması gerektiğini anladıklarını vurgularken, şunları söyledi: “Ancak, Türkiye’ye uluslararası taahhüt ve yükümlülüklerini bir kez daha hatırlatmak ve özgür bir basın sahnesinin oluşabilmesi için gerekli koşulların sağlanması gereğini yinelemek istiyoruz.”

Spillmann, “Türkiye halkı, özgür ve işleyen bir medya ortamından ve bilginin ülke içinde serbest dolaşımından fazlasıyla faydalanacaktır,” diyerek basın özgürlüğünün onarılmasına dikkat çekti.

IPI, ayrıca Türkiye’de tutuklu bulunan gazetecilerin serbest bırakılmasını ve karşılaştıkları cezai suçlamaların düşürülmesini talep etti. Bir kez daha hatırlatmak gerekir ki; tüm bu cezai suçlamalar, hem Avrupa hem uluslararası hukuk standartlarının bir ihlali ve ülkedeki terörle mücadele kanunun kötüye kullanımının bir göstergesidir.

Hükümet temsilcileri ile görüşmelerimizde, IPI heyetinin Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) hükümlerinin bağlayıcılığı gibi uluslararası insan hakları mekanizmalarının değerlerine dair güvence aldığını belirtmek istiyoruz. Adalet Bakanlığı’nın üst düzey yetkilileri, özellikle AİHM’nin son dönemdeki kararlarının yerel mahkemeler tarafından dikkate alınacağını ve ülkedeki benzer davalarda örnek teşkil edeceğini belirtmiştir.

Heyetimizde yer alan IPI Üyesi ve BBC İskoçya eski Yazı İşleri Müdürü Sandy Bremner, “Hükümet yetkilileri Türkiye’nin konuşma özgürlüğüne saygı gösterdiğine, temel insan hakları ve hukukun üstünlüğüne dair bize garanti vermişlerdir. Bu teminatlar, Türkiye ancak gazetecileri tutuklamaya bir son verdiği, yargı sistemi belirgin şekilde adilleştiği, ve gazeteciler işsizlik veya hapis korkusu yaşamadan siyasi güçlere soru sorabildiği zaman anlam kazanacaktır,” dedi.

Bremner son olarak ekledi: “Uluslararası gazeteci camiası bu koşullar sağlanana kadar huzur bulmayacaktır.”

Delegemiz üyeleri:

Markus Spillman, IPI Yönetim Kurulu Başkanı
Sandy Bremner, IPI üyesi ve BBC İskoçya eski Yazı İşleri Müdürü
Barbara Trionfi, IPI Direktörü
Caroline Stockford, IPI Türkiye Savunu Koordinatörü
Sanna Pekkonen, Helsingin Sanomat Vakfı Temsilcisi, Gazeteci

IPI, 1950’den bu yana basın özgürlüğünü savunmak, haber ve bilginin serbest dolaşımını artırmak için çalışan ve kaliteli gazeteciliğin yayılmasını amaçlayan editör, gazeteci ve medya yöneticilerinin oluşturduğu global bir örgüttür. IPI, Türkiye’de basın özgürlüğü ihlallerini denetlemek ve bağımsız gazeteciliğin ilerlemesi amacıyla IPI Türkiye Milli Komitesi ile yıllardır dayanışma içinde çalışmaktadır.

Basın İletişim

Caroline Stockford

[email protected]